2020-03-03 15:00:00
Tabii kaynakların sonsuz olmadığı, dikkatlice kullanılmadığı takdirde bir gün tükenebileceği artık şüphe götürmez bir gerçektir. Ancak bu gerçek bilinmesine rağmen ne yazık ki konuyla ilgili gerekli çaba henüz gösterilememektedir. Günümüzde gerek kıt kaynakların tükenmesini önleme gerekse atık malzemeleri ham madde olarak kullanıp çevre kirliliği ile mücadele etme açısından bilinen tek ve en etkili çözüm ise geri dönüşüm uygulamasıdır.
Elimizdeki doğal kaynakları yok etmeden verimli bir şekilde kullanmak, bugün hepimizin sorumluluğu altındadır. Gelişmiş ülkelere bakıldığında birçoğunun, bu duyarlılık ekseninde geri dönüşümle ilgili ciddi adımlar atarak küçükten büyüğe vatandaşlarına konu bağlamında ileri bir bilinç düzeyine taşımıştır.
Kalkınma çabasında olan ülkeler de geri dönüşüm konusuna büyük bir hassasiyetle yaklaşmalıdır; çünkü tabii kaynaklarından uzun vadede yararlanabilmeleri, atık israfına son verip ekonomik değeri olan maddelere geri dönüşüm ve tekrar kullanma yöntemlerini uygulamalarına bağlıdır. Bu açıdan ülkemizin yerel yönetimlerinin, ihtiyaç olduğunda birtakım kurumları da işin içine dahil edip ortak bir bildiriyle hareket etmesi ve çeşitli önlemler alması gerekliliği ortadadır.
Geri dönüşümle ilgili farkındalık ve duyarlılığın kazandırılmasına ise çocukluk döneminde başlanmalıdır. Bu nedenle öncelikle eğitim alanında somut adımlar atılmasına ihtiyaç vardır. Aileleri bilinçlendirme adına yapılacak faaliyetler ve Milli Eğitim Bakanlığı öncülüğünde ilköğretimden itibaren geri dönüşüm konusunun müfredatlarda zorunlu ders olarak okulutup, uygulatılması yönündeki çalışmalar bu anlamda önemli adımlar olarak görülebilir. Ayrıca bütün evlerde hemen her gün çöp mahiyetinde atılan; kağıt, plastik, kauçuk, cam, elektronik atık gibi maddelerin geri dönüşümle tekrar kullanılması adına sadece belirli yerlere değil, her sokağa üç farklı geri dönüşüm kutusunun bırakılması (bu kutuların ilgili belediyeler tarafından özenle ve sürekli toplanması), halkın bu konudaki hassasiyetini arttırıp, doğal kaynakların tükenmesinin de önüne geçebilecektir.
Özetle, geridönüşüm konusunda yapılması gereken birçok şey olduğunu görmek ve her toplumsal kesimde bu farkındalığın arttırılması gerektiği, ülkemiz özelinde katetmemiz gereken çok yol olduğunu kabul etmek, gelecekte yaşanabilecek ciddi felaketleri önleyebilecektir.
