Tarih 03 Aralık 1995

 

Vali Mahmut Yılbaş Stadında Hakem Muhittin Boşat yönetiminde Vanspor-Trabzonspor maçı oynanıyor. Başa baş devam eden maçta hakem Boşat, öylesine kötü bir yönetim gösteriyor ki, maçın daha 25. dakikasında haksız bir penaltıyla Haminin vuruşuyla Trabzonspor 1-0 öne geçiyordu. Sonrasında Şota’nın ardı ardına attığı 3 golle ilk yarı 4-0 bitiyordu. İkinci yarı 80. dakika da Ali Nail’in golü geliyordu. Ne var ki maç artık çığırından çıkmıştı ve hakemin yanlı tutumu nedeniyle sahayı taş yağmuruna tutan birkaç seyirci yüzünden facia geliyorum diyordu. Maç Fatih Tekke ve Ali Nail’in golleriyle 5-1 Trabzonspor’un üstünlüğüyle devam ederken, 84. dakikada Vanspor’un kazandığı penaltı vuruşunu bile seyircinin ‘‘dışarı dışarı’’ diye tutturmasıyla topun başına gelen Ali Nail, penaltıyı dışarıya atıp maçın hakemini protesto ediyordu. Derken bitime 5 dakika kala, kale arkası seyircilerin sahaya yabancı madde atması sonucu Trabzonspor’un kalecisi Nihat’ın başına isabet eden bir cisim, sonun başlangıcını ilan ediyordu. Boşat, maçı 85. dakikada tatil ederken Trabzonspor 5-0 hükmen galip ilan edilip, Vanspor’a 100 bin TL para cezası ile 3 maç saha kapatma veriliyordu. Maçın hakemi Muhittin Boşat ın tüm hataları bu şekilde federasyon tarafından Vanspor’un üzerine yüklenerek, olayların içinde hiç bir şekilde bulunmayan Vanspor, hukuk ayaklar altına alınarak cezalandırılıyordu. Ertesi gün gazetelerin manşetinde bu maç ‘‘Terör Sahaya İndi’’ diye insafsızca, vicdansızca afişe edilerek Vanspor’u linç hareketine dönüşüyordu…

 

Tarih 16 Kasım 1997

Türkiye Liglerinde top koşturan birbirinden kaliteli yerli ve yabancı oyuncuları bünyesine katan Vanspor, hedefini Avrupa kupaları olarak belirliyordu. Takımın başına ise büyük umutlarla Trabzonspor ekolünden Ahmet Suat Özyazıcı ve Giray Bulak ikilisini getiriyordu. Vanspor’un o sezon tüm futbol otoriteleri yapılan flaş transferlerden sonra ligi en az ilk 5 te bitireceğini iddia ediyordu. Ne var ki işler umulduğu gibi gitmiyordu. Sahasının onarımı yüzünden ilk 7 maçını dışarıda oynamak zorunda kalması, teknik heyet ve yıldız futbolcuların uyumsuzluğu Vanspor’u inanılmaz bir sona doğru taşıyordu. O sezon evinde oynadığı ilk maç olan ve dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz’ında izlediği talihsiz Antalya maçı kötü sonun başlangıcı oluyordu. Şiddetle üç puana ihtiyacı olan Vanspor, uzatma dakikalarına kadar maçı 1-0 önde götürmüş, seyirci coşkuyla son düdüğün çalmasını beklerken, maçı yöneten hakem Trabzon Bölgesinden Alican Lakot, ceza sahasında ikili mücadele sonrasında Vanspor’lu Ziya’nın pozisyona müdahalesini penaltı olarak değerlendirirken olaylarında fitilini ateşliyordu. Sınıf arkadaşı Antalyaspor Teknik Direktörü Şenol Güneş’te bu karmaşada Lakot’un haksız kararının hemen ardından futbolcularını soyunma odasına çağırarak adeta maçın tatil edilmesine çanak tutuyordu. Bu tahrike kanan kendini bilmez bir taraftarın yumruklu saldırısına uğrayan Güneş, bir önceki sezon Trabzonspor’un Avni Aker’de şampiyonluğunu elinden alan Vanspor’dan böylece intikamını alıyordu. Bir maç saha kapatma ve Antalyaspor’un 3-0 hükmen galibiyeti ile tescillenen bu maç sonrası bir daha toparlanamayan Vanspor, o sezon iki trilyon nakit parası, trilyonluk yıldız futbolcularıyla, ligin borçsuz iki takımından biri iken 2. lige düşüyordu…

 

Tarih 27 Aralık 2009

Mersin İdman Yurdu, Belediye Vanspor, 2, Lig 4.Grup müsabakası. Maçta meydana gelen olaylar nedeni ile Belediye Vanspor’a; bir maç saha kapatma, Bin 500 TL para cezası, Kulüp Başkanı Nihat Gezici’ye ihtar, Belediye Vanspor oyuncusu Zeki Yılmaz’a 3 maç resmimüsabakadan men ve Teknik Direktör Murat Yiğiter’e de 90 gün hak mahrumiyeti cezası verilmişti…

 

Tarih 10 Mayıs 2009

Vanspor’un eski kalecisi ve kaptanı Murat Yiğiter’in yönetiminde Play-Off yükselme grubunda B.Vanspor, Eyüpspor’la kritik bir maça çıkıyordu. Maçın 62. dakikasında hakemin kararlarını beğenmeyen bir grup kendini bilmez sahaya atladı. Bir süre duran maçta Eyüpspor’lu bazı futbolcular panik halinde soyunma odasına koşarken bazıları da itfaiye veya ambulans araçlarına sığındı. Ardından Hakem Çetin Topuz tekrar maça çıkıp müsabakanın tamamlanmasını sağladı. Maç B. Vanspor’lu Okan Yılmaz’ın golüyle 1-0 lehimize bitince Bank Asya Birinci Ligin kapısını 2. sıradan aralamış oluyorduk. Fakat olay ‘‘ Zorla Güzellik Olur’’ manşetiyle basına yansıyınca ana haberlerde görüntüler kanaldan kanala yayınlanınca, TFF harekete geçmişti. PFDK, ilk olarak B.Vanspor’a beş maç seyircisiz oynama cezası verdi. Ne yazık ki basında yer alan ‘‘B. Vanspor’a Ödül Gibi Ceza’’ manşetlerinin ardından yeniden toplanan kurul, bu sefer cezayı daha da artırarak Belediye Vanspor’un 1-0 galip geldiği maçta B.Vanspor’u hükmen yenik sayarak bir garabete imza atıp üç puanını silmişti. Hâlbuki B.Vanspor’la çekişen Mersin’de daha vahim olaylar cereyan etmiş ve çok sayıda taraftar, futbolcu ve hakemler yaralanmışken maalesef medya sadece Van’ı görüyordu. Aynı haftalarda 1.Ligde Adanaspor ile Altay arasında oynanan müsabaka da hakem tarafından durdurulmuş, ardından tekrar sahaya çıkılarak maç tamamlanmıştır. Bizim müsabakadan daha şiddetli olaylar çıkmasına rağmen iki takımada para cezası verilmiştir. Bariz bir çifte standarda kurban giden B.Vanspor için, böylece birinci ligin kapısından fiilen 3. lige doğru gidişin yolları döşenmiş oluyordu…

 

Tarih 30 Mart 2011

Belediye Vanspor - Elazığspor Spor Toto 2. Lig Kırmızı Grup futbol müsabakasında, taraftarlarının neden olduğu saha olayları nedeniyle B.Vanspor’a 5.000.-TL para cezası veriliyordu. Ayrıca müsabakada B.Vanspor Kulübünün, taraftarlarının neden olduğu çirkin ve kötü tezahürattan dolayı ve bu eyleminin aynı sezon içerisinde ikinci kez gerçekleştirilmesi nedeniyle takdiren 12.000.-TL. olmak üzere toplamda 17.000. TL. para cezası ile cezalandırılması sağlanıyordu.

 

Tarih 8 Aralık 2014

Ve nihayet 3. lige düştükten sonra Van BŞB Sporun kendi sahasında oynadığı Bergama Belediyespor maçı. Konuk ekibin 2. golünü atan Gökhan’ın yedek kulübesine verdiği asker selamı sonrası çıkan olaylarda Van BŞB Spor’a verilen 4 maç seyircisiz oynama ve 16 bin TL para cezası. Müsabaka medya tarafından manşetlere bu defa ‘‘Van-İzmir Kavgası’’ şeklinde ideolojik imalı bir çatışma gibi taşındı…

 

Van’ın profesyonel takımlarına TFF ve onun alt birimi olan PFDK tarafından, yukarıda kronolojik bir sıra ile anlatmaya çalıştığım, medyanın da görsel ve yazılı basın tarafından ölçüsüzce gerçekleştirdiği, alışılagelmiş linç kültürünü gözler önüne sermeye gayret ettim.

 

Lakin şapkamızı önümüze koyup düşünmenin vaktidir. Bu sezon Van BŞB Spor maçlarını 11 kişiyle tamamlamakta zorluk çekiyor. Bu son maç bize gösterdi ki futbolcuların acilen terapiye ihtiyacı var. Çünkü yukarıda bahsettiğim tüm saha olaylarında hiçbir zaman futbolcular doğrudan sebep olmamışken bu defa başrolde maalesef futbolcularımız var. Rakibi veya takım arkadaşlarını ya da seyirciyi teskin edeceğine olayları bizzat büyütenler bizim kendi topçularımız. Böyle bir amatörlük olamaz. Zaten takım olarak yönetimden oyuncusuna kadar çekilen tüm sıkıntılar bir türlü profesyonelce davranmayı, yönetmeyibaşaramamaktan kaynaklanmaktadır. Ayrıca, Süper Lig görmüş bir kitle takımının seyircisinin bu kadar cahilce davranmaya hakkı yoktur. Geçmişteki Trabzon, Antalya, Eyüp maçlarının bir tekrarı bu seferde Bergama Belediyespor maçıyla aynen sahneye konuluyordu işte.

Ders almıyoruz! Takım tutmanın uğrunda cinayet işlenen, namusla eşdeğer olduğu bir ülkede, hep yazılarımda değindiğim, dikkat çektiğim korkularım maalesef yine başımıza geldi. Benim bir sözüm vardır ‘‘Vanlının Vanlıdan başka düşmanı yok’’ diye. İşte bu söz maalesef bir kez daha doğrulanmıştır. Futbol gibi birleştirici bir unsuru, tahriklere kanarak tam tersine ayrıştırıcı, siyasi söylemlere alet etmenin Van iline hiçbir katkısı olmayacaktır.

 

Gerek takımın adındaki Belediye isminin bazı çevrelere yaptığı alerjiden, sanki bunu doğrularcasına hata üstüne hata yapan iş bilmez tayfasından ve gerekse üstüne yapışıp kalan ‘‘olağanüstü hal şehri’’ imajının acımasızca yok ettiği bir çarkta ezilen, bu talihsiz kente artık Allah acısın diyorum…