2012-09-03 15:00:00
Van trafiği her geçen gün kötüye gidiyor.
Ne gören var ne müdahale eden.
Hakikaten şu yetkilileri anlayamıyorum. Trafik kazaları çoğaldı. Hemen her gün il merkezinde trafik kazasından insanlar ölüyor. Şehrin göbeğinde onlarca araç birbirinin yolunu kapatıyor.
Beş Yol, İki Nisan gibi işlek kavşaklarda araçlar yarım saat kadar kalıyor. Yayalar ezilme tehlikesi yaşıyor.
Cumhuriyet Caddesi gibi çok kalabalık yerlerde yayalar ile araçlar birbirine karışıyor. Kimin ne zaman nereden çıktığı, çıkacağı, çıkması gerektiği bilinmiyor.
Aklı başında insanların da aklına ister istemez bazı sorular geliyor tabi. Daha doğrusu aklı olan herkesin sorması gereken sorular bunlar.
Şimdi ben bu soruları yeniden sormak istiyorum. Ayrıca ilimizdeki trafik sorunlarını maddeler halinde sıralayacağım. Bu soruların en önemli 3 muhatabı var: Vali, belediye başkanı ve emniyet müdürü. Umarım bu üç kişi, bu maddelere dikkat ederler de birkaç saat kafa yorarlar. Çünkü bu çok ciddi, çok çok ciddi bir sorun.
* Trafik ışıkları neden yanmıyor ya da düzenli ve her yerde yanmıyor. (Mesela Beş Yol Kavşağı’nda)
* Trafik polisleri neredeler ve nerede görev yapıyorlar? Gözümüzün önünde onlarca hata yapılıyor. Her bir noktaya trafik polisleri yerleştirilirse, bu hatalar azalır.
* Ender de olsa bazı noktalarda trafik polisleri duruyor. Ama onların gözü önünde araçlar kırmızı ışıktan geçiyor, dönülmesi yasak olan kavşaklarda dönüyor. Trafik polisi bu hataları neden fark etmiyor, fark ediyorsa neden müdahale etmiyor, fark etmiyorsa orada neden duruyor?
* Trafik zabıtaları neredeler? Bir kaçına mahallelerde rastladım, onların mahallelerde ne işi var? Belediye neden il merkezindeki bu rezalete müdahale etmiyor?
* Bazı kavşaklarda duran zabıtalar ve trafik polisleri, nöbetlerini neden araçlarının içinde tutuyorlar? Neden bu görevliler araçlarından çıkıp trafiğin tıkanmasını ve kazaların önlenmesini sağlamaya çalışmıyorlar?
* Şehir merkezinde neden otobüs ve minibüs durakları yok? Otobüsler ve minibüsler olların ortasında, istedikleri gibi, istedikleri şekilde, istedikleri gibi duruyorlar. Açıkça söylemek istiyorum: Otobüslerin büyük çoğunluğunun kaptanları trafik kurallarını bilmiyor ya da ihlal ediyor. Bu kaptanlar, istedikleri kuralarla neden trafiğe çıkıyorlar? Onlara bu hakkı kim neden veriyor? Şöyle bir bakın bakalım dünyaya. En ilkel toplumlarda bile halk otobüsleri durak ihlali yapıyor mu?
* Park yasağı bulunan yerlerde ve otobüs duraklarında araçlar park ediyor. Neden?
* Ara caddelerde, yolları birbirine bağlayan küçük dörtlü ya da üçlü kavşaklarda neden trafik işaretleri yok? Araçlar istedikleri gibi solluyorlar, sağlıyorlar…
* Yol çalışması ya da binaların yıkılmasından dolayı bazen yollar kapatılıyor. Peki bu yollar neden yolun başında değil de yolun sonunda, tam dönülmesi imkansız olan yerde kapatılıyor? Bu nasıl bir mantıktır?
* Hemen yer gün bir çok yerde ara caddeler kapatılıyor. Bu caddeleri esnaf ya da orada çalışan kişiler kapatıyor. Bu yolları herkes kafasına göre mi kapatıyor? Eğer yanıt hayır ise neden oralarda denetleyici kimse bulunmuyor?
* İskele Yolu, İki Nisan Yolu, Sıhke Yolu gibi yollarda, yolların tam ortasındaki kocaman çukurları valilikten, belediyeden ve emniyetten hiç kimse görmüyor mu? Bu çukurlar neden doldurulmuyor?
* Yayalara trafiği anlatan afiş, seminer, el broşürü gibi çalışmalar neden yapılmıyor?
Son sorum da şu:
* Yukarıda belirtilen ve giderilmesi gerçekten çok kolay olan problemlerden ne zaman kurtulacağız?