Kentin çeşitli noktalarındaki...
MEBİT

Van'ın tarihi yapıları sahipsizlikten gün geçtikçe çürüyor

Kentin çeşitli noktalarındaki camiler, türbeler, kiliseler ve manastırlar yıllardır restore edilmeyi beklerken, çoğu yapı kaderine terk edilmiş durumda.

Abone Ol

2025-10-30 00:06:21 | Son Güncelleme : 2025-10-31 06:24:46

Van'ın tarihi yapıları sahipsizlikten gün geçtikçe çürüyor

Geçmişte birçok medeniyete ev sahipliği yapan Van, tarihiyle adeta bir açık hava müzesi olmasına rağmen, kentin çoğu tarihi yapısı kaderine terk edilmiş durumda. Urartu’dan Osmanlı’ya uzanan binlerce yıllık geçmişin izlerini taşıyan kiliseler, manastırlar ve kaleler, hem kültürel hem de turistik açıdan büyük potansiyel barındırırken, turizm açısından sadece birkaç yapı ön plana çıkarken, geriye kalan onlarca eser ilgisizlikten ötürü yıpranıyor. Başta Başkale’deki Bartelemous Kilisesi, Gevaş’taki Saint Thomas Ermeni Manastırı, Erciş’teki Ardzvaber Kilisesi ve Çarpanak Adası’ndaki Ctouts Manastırı gibi yapılar, yıllardır restorasyon ve koruma bekliyor. Konuyla İlgili Şehrivan Gazetesi’ne konuşan isimler, bu eserlerin doğru planlamayla restore edilmesinin Van’ın turizm gelirlerini arttıracağını dile getirdi.

KÜTÜKOĞLU: VAN’DA TARİHİ YAPILAR İLGİSİZLİKTEN YOK OLMA NOKTASINDA!

Konuyla ilgili konuşan Van İl Kültür ve Turizm eski Müdürü İzzet Kütükoğlu, tarihi yapıların kentin hafızası olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Van; Urartulardan, Selçuklulardan, Osmanlılardan kalan çok sayıda esere sahip. Fakat çoğu ilgisizlik nedeniyle yok olma noktasına geldi. Hepsinin bir anda restore edilmesi mümkün olmasa da, etap etap bir planlama yapılmalı. 2004 yılında Tuşba Sanat Kenti Projesi kapsamında bu yönde adımlar atılmıştı ama yarım kaldı. Bu eserlerin ayağa kaldırılması ve kentin hafızasının korunması şart.”

“RESTORASYONLARLA BİRLİKTE VAN’IN TURİZMİ CANLANIR”

Kütükoğlu, tarihi yapıların ekonomik katkısına vurgu yaparak, “Van’daki bu tarihi yapılar yalnızca birer kültürel miras değil, aynı zamanda ekonomik fırsattır. Restorasyonlarla birlikte Van’ın turizmi canlanır, yeni iş sahaları oluşur. Bununla birlikte Van’ın marka değeri yükselir. Bugün sahip çıkmazsak yarın elimizde hiçbir şey kalmayacak” dedi.

VAN’DA PEK ÇOK TARİHİ YAPI RESTORASYON BEKLİYOR

Van’ın turizm açısından büyük bir potansiyel taşıdığını da hatırlatan Kütükoğlu, “Kaleler, camiler, türbeler, kiliseler ve manastırlar her yönüyle Van için bir hazine. Van bu anlamda çok büyük bir potansiyele sahip. restorasyon çalışmaları yapılıyor, hâlâ devam eden restorasyonlar var ama yapılan restorasyonlar yeterli değil. Daha kapsamlı ve büyük çaplı bir restorasyon çalışması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

BAŞKAN TUNÇDEMİR: ATIL DURUMDA OLAN HER TARİHİ YAPI, YARIN İÇİN KAYBEDİLEN BÜYÜK BİR FIRSAT DEMEK

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Van Gölü Havzası Turizm Derneği (VAHATUDER) Başkanı Abdullah Tunçdemir, restorasyon çalışmalarının yalnızca turizme değil, kentin geleceğine de yatırım olduğunu belirterek, “Bugün atıl durumda olan her tarihi yapı, aslında yarın için kaybedilen büyük bir fırsat demektir. Bu eserler ayağa kaldırıldığında Van’a gelen turist sayısı artacak, konaklama süresi uzayacak ve bölge ekonomisine doğrudan katkı sağlanacak. Eğer doğru planlama yapılırsa Van, yalnızca doğasıyla değil tarihi mirasıyla da ön plana çıkabilir” diye aktardı.

TUNÇDEMİR’DEN ÇAĞRI: KISA, ORTA VE UZUN VADELİ RESTORASYON PLANI YAPMASI ŞART

Tunçdemir, tarihi yapıların kente ekonomik katkısına dikkat çekerek şunları söyledi: “Bu eserler restore edilirse Van’a gelen turist sayısı artar, konaklama süresi uzar. Hem iç pazarda hem de yabancı turist açısından büyük katkı sağlar. Çarpanak ve Adır adasındaki yapılar gözlerimizin önünde yıkıldı. Aynı hataların tekrarlanmaması için yetkililerin kısa, orta ve uzun vadeli restorasyon planı yapması şart.”

VAN’DA TARİHİ YAPILARIN TANITIMI DA YAPILMALI!

Tunçdemir, Van’ın tarihi yapılarının turizmde doğru şekilde tanıtılması gerektiğini de dile getirerek, “Restorasyonun yanı sıra bu eserlerin tanıtımı da çok önemli. Yalnızca onarmak yetmez, doğru projelerle tanıtımını yapmak lazım. Afişlerle, belgesellerle, ulusal ve uluslararası fuarlarda Van’ın tarihi mirasını öne çıkarabiliriz. Bu adımlar atılırsa Van, bölgenin en önemli turizm merkezlerinden biri haline gelir” diye konuştu.

BEYAZ: VAN, ÜLKENİN EN ZENGİN İLLERİNDEN BİRİ

Tarihi yapılarla ilgili konuşan turizmci Murat Beyaz, Van’ın tarihi ve kültürel zenginliğine dikkat çekerek, “Van, ülkenin en zengin illerinden biri. Tarihi yapıları, doğal güzellikleri ve binlerce yıldır varlığını sürdüren eserleriyle gerçekten eşsiz bir kent. Turizm sadece maddi kazanç değil; buraya gelenler önce Van’ın kültürünü, mimarisini, sosyal yaşamını keşfediyor ve sonra bu deneyimlerini ekonomik olarak değerlendiriyor. Konaklama, yeme-içme ve hediyelik eşya gibi alanlarda ciddi katkılar sağlanıyor” dedi.

VAN’DA TARİHİ YAPILAR KADERİNE TERK EDİLMİŞ DURUMDA!

Van’da kaderine terk edilmiş yapılar olduğuna da dikkat çeken Beyaz, “Kentte Hristiyanlık döneminden kalma kiliseler ve manastırlar var. Örneğin Başkale’deki kilise, hem tarihi hem de konumuyla büyük önem taşıyor. Altınsaç’taki manastır ise hem doğal güzelliği hem de yüksek konumuyla doğa ve inanç turizmi açısından öncü olabilecek bir yer. Ne yazık ki bu yapılar kaderine terk edilmiş durumda ve definecilerin hedefi olmuş. Yetkililer, bu eserlerin korunması için gerekli önlemleri yeterince almadı” ifadelerini kullandı.

“TARİH FIŞKIRAN VAN’IN YAPILARI TURİZME KAZANDIRILMALI”

Beyaz, Van’ın tarihi potansiyelinin yeterince değerlendirilemediğini vurgulayarak, “Van adeta tarih fışkıran bir şehir. Son 20 yılda yapılan restorasyon çalışmaları sınırlı kaldı. Oysa kentte hâlâ keşfedilmeyi bekleyen birçok eser var. Alan taramalarının doğru yapılması ve bulunan yapıların acilen restore edilip turizme kazandırılması gerekiyor. Yetkililerden bu konuda daha duyarlı olmalarını bekliyoruz” dedi.

  • Etiketler : TARİHİ YAPI
  • YORUM YAP
    Yorumlar (0)

    Bu habere ilk yorum yapan sen ol.

    ÖNERİLENLER