2025-09-16 02:00:40 | Son Güncelleme : 2025-09-19 02:55:37
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunulan önergede, Türkiye’de kadın cinayetleri ve şüpheli kadın ölümlerinde ciddi bir artış yaşandığı belirtilerek, bu dosyaların çoğunun “intihar” ya da “kaza” olarak kaydedildiği, ancak kamuoyunda farklı şüphelerin oluştuğu vurgulandı.
Varlı, önergesinde özellikle 27 Eylül 2024’te kaybolduktan 18 gün sonra Van Gölü kıyısında cansız bedeni bulunan Rojin Kabaiş’in ölümüne ilişkin soruşturmadaki belirsizlikleri gündeme taşıdı. Kabaiş’in otopsi raporunda ölüm nedeninin “boğulma” olarak geçtiğini hatırlatan Varlı, kamuoyuna yansıyan “bedeninde iki farklı erkeğe ait DNA örneği bulunduğu” iddialarına rağmen herhangi bir resmi açıklama yapılmamasının kaygı yarattığını ifade etti.
Önergede ayrıca, Rojin için yapılan en az 200 sosyal medya paylaşımının erişime engellendiği, bunun da Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi tarafından talep edildiğine dair iddialar hatırlatıldı. Varlı, üniversitenin adalet talebini engelleyen bu tavrının toplumsal güveni zedelediğini söyledi.
Gülderen Varlı, önergesinde şu sorulara yanıt istedi:
* Son 10 yılda Van’da kaç kadın cinayeti, şüpheli ölüm ve kayıp vakası yaşandı?
* Rojin Kabaiş’in ölümüyle ilgili yürütülen soruşturmanın mevcut durumu nedir?
* Dosyaya getirilen gizlilik kararının gerekçesi neye dayanmaktadır?
* Sosyal medya paylaşımlarına yönelik erişim engeli hangi gerekçeyle alındı?
* Şüpheli kadın ölümlerine ilişkin Bakanlık ne tür önlemler almayı planlamaktadır?
Varlı, kadınların yaşam hakkını güvence altına almak ve cezasızlık algısını ortadan kaldırmak için etkin soruşturmaların yürütülmesi gerektiğini vurguladı.
Bu habere ilk yorum yapan sen ol.
