8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar G...
MEBİT

Van'da 8 Mart Kadınlar Günü Yürüyüşü

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla yürüyüş düzenleyen Vanlı kadınlar, “Buradayız mücadelemize; geçmişin mirası ve geleceğimizin sorumluluğu ile devam edeceğiz” dedi. Van Barosu Kadın Hakları Komisyonu da adliye binası önüde 8 Mart vesilesi ile bir basın açıklaması yaptı.

Abone Ol

2023-03-08 23:45:54 | Son Güncelleme : 2024-04-27 07:59:05

Van'da 8 Mart Kadınlar Günü Yürüyüşü

Tevgera Jinên Azad (TJA), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Van İl Kadın Meclisi öncülüğünde “Dem Dema Jin Jiyan Azadiyê ye” şiarıyla kutlanan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla, Van Kazım Karabekir Bulvası üzerinde bulunan Semaver Kavşağında bir araya gelen kadınlar, ‘Jin Jiyan Azadi’, ‘Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz’ ve ‘Hükumet istifa’ sloganları attı.

Serhat News'in haberine göre: Maraş merkezli yaşanan depremden kaynaklı halaysız ve sahnesiz kutlanan 8 Mart etkinliğinde kadınlar, ‘Tek adama karşı çok kadın’ ve katledilen kadınların görsellerinin yer aldığı dövizler taşındı.

‘Tarihsel hakikatine layık 8 Mart’ta sesimizi yükseltiyoruz’
Daha sonra sloganlar eşliğinde Altaylı Parkına doğru yürüyüşe geçen kadınlar burada bir basın açıklaması gerçekleştirdi. TJA aktivisti Zeynep Kaya tarafından okunan açıklamada, 8 Mart’ın tarihine vurgu yapılarak, “Egemen zihniyetine karşı, 8 Mart’ı kadın mücadele tarihine miras bırakan 1910 yılının direnişçi kadınları, enternasyonal dayanışmanın faşist iktidarları yıkacak güce sahip olduğu bilincini bugünlere kadar çoğaltarak getirdiler. Kadınların binlerce yıllık ezilmişliğine karşı isyanın miladı olarak, yaşamın her alanında, tarihsel hakikatine layık bir şekilde her 8 Mart’ta sesimizi yükselterek, ‘bizler buradayız geçmişin mirası ve geleceğin sorumluluğu ile devam edeceğiz’diyoruz” dedi.

‘Erkek egemen iktidar ekolojik yaşama saldırıyor’
Maraş merkezli yaşanan depremi hatırlatan Kaya, şunları belirtti: “Depremler; doğası gereği önlenemez iken, olumsuz sonuçları ve yarattığı tahribatlar ise doğru politikalar sonucunda önlenebilir. Oysaki talan ve rant üzerine kurulu iktidar; depremin sonuçlarını önlemek bir tarafa, bu tahribatların baş sorumlusu konumundadır. Erkek egemen iktidarların ekolojik yaşama saldırısı, güvenli yaşam alanlarının inşa edilmemesi, çarpık kentleşme ve imar affı gibi uygulamalar bu tahribatların temel sebeplerindendir. Diğer taraftan da; depremin sonuçlarını önlemek için hiçbir tedbir almayan, alamayan bu çürümüş ve köhne iktidarın; başta kadınlar olmak üzere toplumun ihtiyaçlarına cevap olmak yerine, daha ilk saatlerden itibaren, kendi bekasını korumak için yandaş medya aracılığıyla bir algı operasyonu yaratarak seferber olduğuna tanık olduk.”

‘Helallik isteyen iktidar bu suç ve günahlardan kurtulamayacak’

Ardından söz alan Halkarın Demokratik Partisî (HDP) Muş Milletvekilli Gülistan Kılıç Koçyiğit, konuşmasına depremde yaşamını yitiren yurttaşları anarak başladı. “Resmi rakamlara göre 50 bin olan ama aslında 100 binden fazla canımızın yaşamını yitirdiği deprem felaketinde yaşamını yitirenleri saygıyla, sevgiyle anıyorum” diyen Koçyiğit, “Halkımızın başı sağ olsun. Canını kaybeden her bir yurttaşımıza canını kaybeden her bir canımıza söz veriyoruz. Bunun hesabını soracağız. Bu ölümlerin, bu felaketin bizi enkazın altında canlı canlı öldüren sistemin, bu kapitalizmin ve bu kapitalizmin temsilcilerinden hesabını soracağız.  Kadınlar olarak soracağız ve hiç kimse karşımıza çıkıp da sadece helallik isteyerek bu günahlardan, bu suçlardan kurtulamayacak!” diye kaydetti.

‘Deprem bölgesinde 20 yıllık iktidarın nasıl bir ülke yarattığını gördük’
8 Mart’ta sahne ve halaylarının olmadığını belirten Koçyiğit, “Biz kadınlar olarak her gelen olarak HDP kadın meclisleri olarak, bu ülkede eşitlik ve özgürlük isteyen bütün kardeşlerimizle, bütün kadınlarla deprem ilk deprem alanına giden ilk depremzedelerle buluşanlar bizlerdik. 20 yıllık iktidarın nasıl bir ülke yarattığını gördük. Nasıl hiç önlem olmadığını gördük. AFAD denilen, yeni bir personelin şu andaki bir ülkede kurtarma çalışması yaptık. Bakın etrafımız sarılmış, keşke bu etrafımızı saran anlayış depremlerde enkazın etrafını sarsaydı. Ben gözlerimle gördüm ya. Gözlerimizle gördük. İnsanlar bağıra bağıra yardım isteye isteye enkazların altında öldüler. Devlet neredeydi? o gün AFAD neredeydi? Asker neredeydi? Polis neredeydi? AKP neredeydi? Kızılay neredeydi?” sorarak Kızılay’ın çadır satma derdinde olduğunu dile getirerek sözlerini sonlandırdı.  

Van Barosun’dan 8 Mart açıklaması
Van Barosu Kadın Hakları Komisyonu da 8 Mart Dünya Emekçiler Günü vesilesi ile Van Adliye Binası’nın önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Açıklamayı okuyan Komisyon üyesi Avukat Rozerin Şahin Özek, her yıl 8 Mart’ı  büyük bir coşkuyla kutladıklarını belirterek, “Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve şiddetin önlenmesi için dayanışma gücünün ne kadar önemli olduğunu yinelediğimiz Dünya Kadınlar Günümüz kutlu olsun” dedi.

8 Mart yüzyıllardır kadınlar tarafından patriyarkaya karşı yürütülen mücadele tarihinde simgesel bir öneme sahiptir diyen Özek, “Kadınların eşit işe eşit ücret talebiyle başlayan mücadelesi katlanarak arttı. Bununla beraber baskı ve ayrımcı politikalar da dolaylı veya doğrudan bir şekilde kadınlara uygulanmaya devam etti” ifadelerini kullandı.

‘8 Mart ortak paydada birleştiren bir gündür’
8 Mart’ın tüm kadınları sınıfsal, etnik, inanç, cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve politik bakış açısı farklılıklarıyla birlikte ve kimi zaman bu farklılıklara rağmen beraberce bir hak mücadelesiyle ortak paydada birleştiren bir gün olduğunu kaydeden, Özek “Çünkü ‘Kadınlar’ kendi içinde çeşitli farklılıklar barındıran bir toplumsal grup olsa da sadece kadın oldukları için ezilir, baskı görür, dışlanır, ayrımcılığa uğrar ve sömürülürler. Kadınların bu bir araya gelme iradesi her alanda maruz kalınan patriyarkal politikalar sonucu var olma ve hayatta kalma mücadelesi haline dönüşmüş durumda” şeklinde konuştu.

Kadın emeğinin halen görülmeyip karşılıksız bırakıldığını sözlerine ekleyen Özek şunları belirtti: “Ne yazık ki halen kadınlar tarafından verilen emeğin görülmeyip karşılıksız kaldığı, şiddet ve cinsel saldırı suçlarında mağdur “suçlayıcılık”ın devam ettiği, kadınlar ve çocuklar için hayati öneme sahip sığınakların yeterince kurulamadığı, koruma mekanizmalarının işletilmediği, yetkili merciiler tarafından gerekli tedbirlerin alınmadığı veya tedbirlerin yetersiz kaldığı görülmektedir. Devletin yapısal olarak yerleşmiş eşitsizliklerle mücadele ederken kağıt üzerinde eşitliği değil, gerçek eşitliği kurması gerekmektedir. Devlet sadece yasalar önündeki eşitliği sağlamakla sınırlı kalmayıp hem doğrudan hem de dolaylı olarak kadınlara yönelik ayrımcılığı yaratan ve pekiştiren sistemsel uygulamalarla mücadele edecek araçlar oluşturma yükümlülüğü altındadır.”

Deprem mağdurları unutulmadı
Maraş depreminde yaşamını yitiren yurttaşlarında anıldığı açıklamada Özek son olarak şöyle konuştu: “Her sene coşkuyla kutladığımız 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü bu sene 6. Şubat’ta meydana gelen, Kahramanmaraş Pazarcık merkezli, 10 ili etkileyen deprem nedeniyle hayatını kaybedenler ve bu süreçte eşitsizliklerle karşı karşıya kalan kadınlar için aynı coşkuyla kutlayamayacağımızı belirtiyor, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.

Biz de Van Barosu Kadın Hakları Komisyonu olarak 8 Mart vesilesiyle, kadına yönelik her türlü ayrımcılığın önlenmesi, ortadan kaldırılması, cinsiyetler arası eşitliğin sağlaması ve kadınların güçlendirilmesi yönünde üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğimizi belirtiyor, tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyoruz.”

  • Etiketler : Van Haber VAN 8 MART KADINLAR GÜNÜ
  • Bu Haberle İlişkili Video Galeriler
  • YORUM YAP
    Yorumlar (0)

    Bu habere ilk yorum yapan sen ol.