2021-09-16 11:18:09 | Son Güncelleme : 2024-04-01 07:24:02
Son aylarda müthiş bir iklim değişikliğinin yaşandığı, olağanüstü kuraklığın yaşanmaya başladığı Van’da olumsuz haberleri ardı ardına geliyor. Van Gölü son dönemlerde hiç görülmeyen sıkıntıları yaşarken gölde 1 kilometreye kadar çekilmeyeler görüldü. Bazı bölgelerdeki su çekilme yüksekliği 3 metreyi aşarken Van Gölü’nün yaşadığı son olumsuzluk balık ölümleri oldu. Sarımehmet Barajı ve Erciş ilçesine bağlı Zilan bölgesinde bulunan İncesu köyü civarında 1978 tarihinde inşa edilen Koç Köprü Barajı'nda toplu balık ölümleri tedirginlik yaratırken her gün çokça balık kıyıya vurmaya başladı. Daha önce de balık ölümlerinin yaşandığı bölgelerdeki manzaranın yaşattığı endişe sürerken İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi ekipleri, durumu araştırmak üzere, balık ölümlerinin yaşadığı bölgeye gitti. Ekipler, bölgede inceleme yapıp, numune alırken, Şehrivan’a açıklamalarda bulunan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Akkuş ise konuyla ilgili durumu anlattı.
KURAKLIK BALIK ÖLÜMLERİNİ DE TETİKLİYOR
Son günlerde yaşanan balık ölümlerine ilişkin Şehrivan’a değerlendirmelerde bulunan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Akkuş, “Tüm Türkiye’de olduğu gibi bölgemizde de çok ciddi bir kuraklık yaşanıyor. Balık ölümleri en yoğun olarak bölgemizde Erciş’deki Koç Köprü ve Muradiye sınırlarında bulunan Sarımehmet baraj gölünde yaşanıyor. Aslında bu dönemlerde buralarda sayıları az olmakla beraber her yıl küçük miktarlarda balık ölümleri gerçekleşiyor. Fakat bu yıl geçen yıllara oranla kat kat daha yüksek balık ölümleri gerçekleştiğini görüyoruz. Bu mevsimler göldeki plankton patlamalarının çok yüksek olduğunu yani Alglerin üretim seviyelerinin yüksek olduğu mevsimleri oluşturuyor.” Dedi.
AKKUŞ: ÇÖZÜM YAĞIŞ
Cümlelerini sürdüren Akkuş, şöyle devam etti: “Bir yandan alg patlamaları oluyor diğer taraftan ise baraj göllerindeki su seviyesi, belki de tarihinde hiç olmadığı kadar düşük bir seviyeye geldi. Şimdi su miktarı düştü ve balıklar normalde olması gerektiğinden çok daha dar bir alana hapsoldu. Yani birim alanındaki yoğunluk arttı. Bir de alg patlamalarına bağlı olarak da sudaki oksijen miktarı düştü. Bu sebepten dolayı balık ölümlerinin ciddi oranda bu iki baraj göletlerinde arttığını düşünüyorum. Çözümü için en büyük umudumuz önümüzdeki Ekim ve Kasım aylarında gelecek olan yağışlarla beraber, buradaki su seviyesinin artması ve balık ölümlerinin sona ermesidir.”
“KOÇ KÖPRÜ’DE ÇOK CİDDİ BİR ÖTROFİKASYON VAR”
Her iki barajda yaşanan balık ölümlerinin nedenlerine vurgu yapan Akkuş, aynı nedenlerden dolayı öldüklerinin altını çizerek şunları kaydetti: “Koç Köprü’den gelen görüntülere baktığımız da çok ciddi bir ötrofikasyon olduğunu görüyoruz. Yani buralara karışan Azot ve Fosfat yönünden yüklü evsel atıklar ve çevrede kullanılan gübreler burada alglerin çoğalmasına sebebiyet veriyor. Algler çoğaldığı zaman büyük su kütlelerinde sorunlar oluşmayabilir. Fakat özellikle Koç Köprü Barajında çok ciddi bir ötrofikasyon var. Buradaki balık ölümleri ötrofikasyondan dolayı oluyor.”
“HES’İN BİR İLGİSİ YOK”
Hidro Elektrik Santralinin balık ölümleriyle ilişkisinin olmadığını söyleyen Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, “Baraj göllerinde meydana gelen balık ölümleriyle HES’in bir ilgisi yok. Bu iki barajla ilgili bir Hidro Elektrik Santrali yok. En azından Van için bu balık ölümlerinin HES’le bir ilgisi olmadığını söyleyebiliriz.. Balık ölümlerinin nedenlerini belirtmiştim. Yapılan araştırmaların bununla bir ilgisinin olduğunu düşünmüyorum. Daha öncede farklı yerlerde küçük çaplıda olsa balık ölümlerine şahitlik etmiştik. Bu sadece Van’a özgü bir durum değil.” İfadelerini kullandı.
“EVSEL ATIKLAR BALIKLARI OLUMSUZ ETKİLİYOR”
Balık ölümlerindeki sebeplerine açıklık getiren Akkuş, “Özellikle 1950’li yıllardan sonra günümüze kadar olan süreçte inanılmaz bir ekosistemler üzerinde baskı oluştu. Yani insanların doğal ekosistemlere su kaynaklarına olan ihtiyacı çok çok daha fazla arttı. Gerek enerji üretimi olsun gerekse sulanan tarımsal alanlar olsun. Akarsuların etrafındaki yerleşim birimleri de artıyor. Daha çok enerji ihtiyaç duyuyoruz. Artan insan nüfusuyla beraber çok daha fazla alanı sulamamız gerekiyor. Bir yandan da gelişen sanayi ve endüstriyelle beraber akan sulara çok ciddi miktarlarda kirli atıklar giriyor. Van için düşündüğümüzde buradaki akarsulara bir endüstriyel kirliliğin karışması söz konusu değil. Ancak buralardaki bütün evsel atıklar direk bu barajlara gidiyor. Dolayısıyla buraya giden her bir kirlilik buradaki balıkları haliyle ciddi bir düzeyde olumsuz etkiliyor.” Diye ekledi.
ŞEHRİVAN HABER: ORHAN SAĞLAM-M.ALİ EKİNCİ
Bu habere ilk yorum yapan sen ol.
