2021-12-30 01:55:14 | Son Güncelleme : 2024-04-17 15:08:52
1960'lı yıllarda Trabzon'da yaşanan heyelan tehlikesi nedeniyle bölge halkının evlerinde yaşamalarının tehlikeli olduğu öngörüldü. Çaykara'da yaşayan Karadenizliler ise bu durum nedeniyle Türkiye'nin farklı bölgelerine devlet desteği ile göç etti.
SABAH'tan Aslışah Nargül'ün haberi: Başbakanlık ve Maliye Bakanlığı yapmış olan Vanlı Ferit Melen'in girişimleri sonucunda yüzlerce kişi Özalp'in Eski Emek ve Dönerdere köylerine yerleşti. Hala burada geleneklerini sürdüren Karadenizliler hem göç hikayelerini hem de gördükleri misafirperverlikleri ve nasıl bir arada yaşadıklarını anlattı.
SOFRALARDA KARALAHANA, MISIR EKMEĞİ, FINDIK
Heyelan tehlikesi nedeniyle 1965 yılında toplu olarak göç eden Çaykaralılar ülkenin birçok farklı noktasına gitti. Van, Muş, Hatay, Çanakkale ve Kıbrıs'a yerleşen Karadenizliler hala bu bölgelerde yaşamını sürdürüyor.
Göç ettiği yerde dünyaya gelen Hüseyin Gencen, "Burada da kültürümüzü devam ettiriyoruz. Mısır, karalahana, fasulye ve bir çok ürün yetiştiriyoruz. Bir dönem fındık bile yetiştirdik. Buradaki halkla beraber çalıştık tarlalarda. Biz burayı sevdik, buradan gidince özlüyorum. Ben işim gereği 16 yıl Balıkesir'de yaşadım orada da hala evimiz var ama burada olmayı tercih ediyoruz" dedi.
"BURALI OLDUK"
Çaykara'da doğup 11 yaşında Van'a göç ile gelen Mecit Tabanoğlu, "Çaykara'da evimiz var, gidip geliyoruz, bağlarımız kopmadı. Orada bize yabancı gözüyle bakılıyor artık. Buradaki sıcaklığı orada bulamıyoruz. Buralı olduk artık. Buradan kız aldık, kız verdik aile olduk. Burada hepimizin bahçeleri var. İlk geldiğimizde bahçeleri devlet tahsis etmiş. 20 ortak traktör alıp ekip biçmeye başladı o zaman. Şimdi bahçe işlerinden uzaklaşıp gidip başka yerde yaşayamam" şeklinde konuştu.
RUMCA VE KÜRTÇE'DEN SONRA TÜRKÇE
Köy Muhtarı Abdullah Korkmaz, Vanlı eşi Perihan Korkmaz ile kültür çeşitliliğini anlattı. Abdullah Korkmaz, "İlk gelindiğinde burada 450 nüfus vardı. Biz sıkıntı çekmiyoruz ama başta dil sorunu olmuş. Bizimkiler Rumca buranın halkı ise Kürtçe konuşuyormuş. Zamanla herkes Türkçe konuşmaya başlamış. İnsanlar misafirperverlerdi. Sonra kız alınıp kız verilerek etle tırnak olduk. Ama Karadeniz geleneklerimizi de sürdürüyoruz" ifadelerini kulandı. Farklı kültürden biriyle evlilik yapan Perihan Korkmaz ise " Başlarda nasıl olur diye düşünüp gözüm korkmuştu ama hiçbir sorun yaşamadık. Evlilikler devam ediyor. Ben de bu kültürü öğrendim. Bütün yemeklerini yapıyorum artık" dedi.
KIŞI AĞIR AMA ÇOK GÜZEL MEMLEKET
Aslen Çaykaralı olup Emek'teki hemşerilerine 20 yaşında gelin gelen 65 yaşındaki Ayşe İnci "Buranın havası çok iyi. Kışı biraz ağır ama çok güzel memleket. 20 yaşında buraya geldiğimde alışmak zor oldu ama şimdi başka yere gitmek güç geliyor. Çocuklarımı burada yetiştirdim. Hiç kötü olay yaşamadım, hepimiz din kardeşiyiz" şeklinde konuştu.
